Bu güzelim ülkemizde iyiler hiç mi anılmayacak.

Hep çalan, çırpan, riyakâr insanlar mı gündeme gelecek.

Bu tür insanlar son yıllarda bir hayli arttı.

Hep kazandıklarını zannediyorlar.

Ama bu ülkede 85 milyon insanın haklarını gasp ediyorlar.

Bu dünyanın bir de öbür tarafı, ahiret var.

Orada ne siyaset, ne zenginlik, ne de mevki, makamın hükmü yok.

Bakıyorsun;  devlet ihalelerine alanlar yandaşlar.

Yollar, binalar, köprüler yapılıyor devletin kurumları, yetkilileri teslim alırken yapılanları değil sarı zarfların siyasilerin emirlerine göre hareket ediyorlar.

En yakın örnek; yapımı arap saçına dönen Atatürk Devlet Hastanesi nihayet bitti yetkililerce teslim alındı. Alındı da hastanenin her tarafı dökülüyor.

Suların akması, elektrik tesisatlarının devamlı arıza yapması, kullanılan malzemelerin adi malzeme kullanılması, açılmasından bir ay sonrası böyle ise ilerleyen yıllarda acaba nasıl olacak?

Bunu yapan müteahhit Düzce Adliyesi’ni de yapan aynı firma.

Geçtiğimiz günlerde Düzce’de meydana gelen depremde Düzce Adliyesi’nin duvarları çatladı.

Hesap soran var mı yok?

Yapanın yanına kar kaldı.

Sahil projesini yapan firma projeyi teslim etti.

Açılışı yapılmadan her tarafı dökülüyor.

Hesap soran var mı yok?

Kimin parasını peşkeş çekiyorsunuz!

Kurumlar hakeza malzeme alımlarında kafalarına göre takılıyorlar. 5 tane lazım olan malzemeyi 30-40 tane alıyorlar.

Ya depoda çürüyor, ya da birileri tarafından yer değiştiriliyor.

 2015 yılında TTK Amasra Müessesesinden 3 bin 500 tane dinamit lokumu kaybolmuştu, 3 güvenlik görevlisinin ifadeleri alınmıştı. Tüm ulusal basına düşmüştü ama Zonguldak, Bartın, Ereğli basınından hiç birileri yazmamıştı.

Ne oldu?

Yapanların yanına kar kaldı.

3 bin 500 tane dinamit lokumlarını kimler hangi özel ocaklara, taş ocaklarına sattılar?

Soran var mı?

Gün geçmiyor ki, taciz olayları meydana çıkıyor. Garibansa at içeri.

Cemaat, tarikat, nüfuslu birileri ise hasıraltı yap.

Belediyeler de cabası, israf hat safhada. Belediyenin malları deniz, yemeyen kereviz.

Tüm Türkiye’de kamu kurumları, belediyeler hepsinde “götürme” işleri var.

Tabiki ülkemizde görevlerini layığı ile yapan bürokratlar, iş insanları, Belediye başkanları  var onlara lafımız yok.

***

SİYASİ PARTİLER

Seçim startı verildi.

Bu ay sonunda siyasi partilerden aday olacak hem bürokrat, hem teşkilatlardaki başkan ve yöneticiler ile Belediye başkanları görevlerinden istifa edecekler.

En büyük sonun da AK Parti, CHP ve İYİ Parti’de.

Aday adayları arasında büyük çekişmeler yaşanacak.

Hele hele bazı duyumlara göre ithal adayların şehrimize gelerek seçilebilecekleri birinci sıralardan adaylıkları gündemde.

MHP’den geçtiğimiz günlerde istifa eden İl Başkanı Varol Demirköse adaylığını açıklamıştı, çalışmalara da başladı.

Şu an hem İl Başkanlığını yürütüyor, hem de milletvekili adaylığı çalışmalarına devam ediyor.

Gerçi ben yine lafımın arkasındayım.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli dahi Zonguldak’tan aday olsa seçilemezzzzzz…

AK Parti, CHP ve İYİ Parti milletvekillerinin kişiliklerine göre Zonguldak’ta partilerin alacakları milletvekilleri belli olur.

Zonguldak’ta şu an tüm partilerde, teşkilatlarda sorunlar var.

Bu teşkilatlarla, bu başkanlarla seçime gitmeleri bence eksi puan.

Partilerde, teşkilatlarda çalışan, konuşan 3-5 kişiyi geçmiyor.

İYİ Parti’de yapılacak İl kongresi partinin gidişatını belirleyecektir.

İYİ Parti’de acilen bir toparlayıcıya ihtiyaç var.

Bekleyelim, görelim.