13:45 - Lokman GÜL yazdı
18:54 - MADENCİLER GÜNÜ KUTLU OLSUN
18:49 - UNUTULMAZ BİR GÜN YAŞADILAR
13:20 - ENGELLER SEVGİYLE AŞILIR
09:50 - VALİ HACIBEKTAŞOĞLU’NUN 3 ARALIK MESAJI
12:15 - TÜRK SİYASETİ DUAYENİNİ KAYBETTİ
10:25 - MÜCADELE HIZ KESMİYOR
10:23 - CHP’Lİ 414 BELEDİYE BAŞKANI TOPLANDI
09:53 - CHP STKLARI DİNLEDİ
18:23 - YENİLSEK DE YENSEK DE…
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı yurt genelinde olduğu gibi Zonguldak’ta da coşku içinde kutlandı.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında Pazar günü Atatürk Anıtı’na çelenk sunumu ile başladı, Vali Ahmet Çınar’ın tebrikleri kabulü ile devam etti.
Kutlamalar kapsamında; Gazipaşa Caddesinde devam eden cumhuriyet bayramı kutlama törenine; Zonguldak Valisi Ahmet Çınar, AK Parti Zonguldak Milletvekilleri Polat Türkmen, Ahmet Çolakoğlu, Hamdi Uçar, CHP Zonguldak Milletvekilleri Ünal Demirtaş, Deniz Yavuzyılmaz, Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir, Zonguldak Askerlik Şubesi Başkanı ve Garnizon Komutanı Personel Yüzbaşı Ayhan Kafalı, İl Jandarma Alay Komutanı Albay Gökhan İnan, İl Emniyet Müdürü Ahmet Metin Turanlı, daire müdürleri, STK’lar, öğretmenler, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.
Vali Ahmet Çınar, Belediye Başkanı Muharrem Akdemir ve Zonguldak Askerlik Şubesi Başkanı ve Garnizon Komutanı Personel Yüzbaşı Ayhan Kafalı, törene katılan protokol, öğrenciler ve halkı selamladı.
Selamlamanın ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mesajının okunmasıyla devam eden törende Vali Ahmet Çınar, konuşma yaptı. Çınar, “Cumhuriyetimizin 95’inci yılı hepimize kutlu olsun” diyerek şu ifadelere yer verdi.
“BİRLİK OLURSAK HİÇBİR GÜÇ ÜLKEMİZİN KILINA ZARAR VEREMEZ”
“Türkiye’nin her köşesinde olduğu gibi Zonguldak’ta da bu mutlu günümüz coşkuyla kutlanmaktadır. Cumhuriyetimiz 95 yaşında ve Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi ebediyen payidar kalacaktır. Devletler bir kronolojik yaş bir de siyasi yaş olarak siyasi bilimciler tarafından tasnif edilir. Kronolojik yaş kurulduğu günden gelindiği güne kadar olan basit matematik hesabıdır ama siyasal yaş o devletin kurulduktan sonraki kurumsal kapasitesini ne kadar geliştirdiği ile ölçülür. Türkiye Cumhuriyeti 95 yaşında ama hepimiz biliyoruz ki, aslında bu devlet 2000 yıllık bir devlet. Bu köklü geleneklerden dolayı dünyada büyük medeniyetler kurmuş büyük devlet geleneklerinden dolayı kurumsal kapasitesiyle alakalı olarak neredeyse kronolojik yaşı da siyasi yaşı kadardır. Bundan hepimiz gurur duymalıyız.
Türkiye Cumhuriyeti kolay kurulmadı çok büyük bedeller ödendi. 9 cephede birden verilen savaşlar var. Çanakkale, Anafartalar, Dumlupınar, Sakarya, Maraş’ı Kahraman yapan, Antep’i Gazi yapan, Urfa’yı Şanlı yapan o büyük millet mücadelesi Mustafa Kemal Atatürk’ün, onun silah arkadaşlarının, yol arkadaşlarının öncülüğünde milletimizin büyük fedakarlıklarla canlarını feda ederek kurmuş oldukları bir devlet. Dolayısıyla 2000 yıldır var olan bu medeniyet ve devlet Mustafa Kemal Atatürk, “benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacak ama Türkiye Cumhuriyeti ebediyen payidar kalacak” diyor. Bu gerçekten de böyledir. Türkiye Cumhuriyetini sevmek öyle kuru kuruya olmaz çok çok çalışmamız gerekir, adil olmamız gerekir, ehil insanlara iş vermemiz gerekir ve üretken olmamız gerekir. Hakka, hukuka saygı göstermemiz gerekir. Komşuluk haklarına saygı göstermemiz gerekir. Gençlerimize, çocuklarımıza değer vermemiz gerekir. Birlikte böyle sağlanır. Birlik olursak Allah’ın izniyle hiçbir güç ülkemizin kılına dahi zarar veremeyecektir.
Mustafa Kemal Atatürk, dahili ve harici düşmanlarımızın olacağına vurgu yapıyor. Maalesef bu her dönem vardır ve var oluştur. Bugün çok daha belirgin bir şekilde ortaya çıkmıştır. Bunlara karşı uyanık olmamız lazım. Birlik olarak iyi stratejiler ve politikalarla bunlara karşı sıkı tedbirlerin alınması lazım. Başka türlü büyük devlet olamayız. Devlete zararı sadece hainler vermezler! Onlar kasıtlıdır bilerek, planlayarak devlete zarar verirler. Ama birde kendi menfaatleri için, kendi aptallıkları için, kendi ahlaksızlıkları için vatan hainleri kadar devlete zarar veren yapılarda mutlaka vardır. Bizim bunlara karşıda büyük mücadele vermemiz gerekir. Mustafa Kemal Atatürk’e ve onun arkadaşlarına ne kadar minnet duysak, teşekkür etsek azdır. Zamanı ve çağı çok iyi yakalamıştır. Cumhuriyete, demokrasiye geçişte hızı ve zamanlaması çok uygun bir ortamda hazırlayarak mücadelelerle gerçekleşmiştir. Çevremizde olup biten bu diktatör yal yapılar, bugün herkesin kulu kölesi olmuş çevremizdeki Müslüman dediğimiz ülkelere baktığımız zaman bizim nasıl bir yol ayrımından nasıl bir kurtuluşa doğru gittiğimiz çok açık ortadadır. Bu vatan uğruna kim ne yapmışsa hepsine minnet duyuyoruz” dedi.
Konuşmanın ardından resim, şiir ve kompozisyon yarışmalarında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi, halk oyunları gösterisi yapıldı. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, tören geçişi ile sona erdi.