14:49 - “Her kış mevsimi aynı senaryo!”
15:15 - GELECEK’e GÜN geldi
09:53 - ÇATES HALKA ARZ EDİLİYOR
09:45 - KAYINOVA’DAN 51 NEDEN!
09:37 - AKIN, BELEDİYE BAŞKANLIĞINA ADAY ADAYI
09:32 - AK PARTİ TEMAYÜL YOKLAMASI YAPTI
09:27 - AYDIN: VAR GÜCÜMÜZLE ÇALIŞACAĞIZ
17:20 - ADAY ADAYLARI SAHNEDE
16:23 - CHP’DE ‘ADAY ADAYI’ BOLLUĞU!
16:52 - CHP’DE ADAY ADAYI BOLLUĞU
Memur-Sen Zonguldak il temsilcisi ve Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı Kamuran Aşkar 2020-2021 eğitim-öğretim yılının açılması ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Kamuran Aşkar “öncelikle 2020-2021 eğitim-öğretim yılı ülkemize, milletimize ve Zonguldak’ımıza hayırlı olsun. Bu pandemi sürecinde başta eğitimcilerimiz ve öğrencilerimize sağlıklı bir öğretim yılı diliyorum” diyerek, bu yıl da eğitim-öğretim yılı sıkıntılı başladı. Bir de pandemi süreci de uzayınca bu sene hem öğretmenlerimiz, hem öğrencilerimiz yeni öğretim yılına sıkıntılı başlayacak” diyerek, “Geçtiğimiz hafta HÜRDÜŞÜN Gazetesi’nin gündeme getirdiği eğitimde fırsat eşitliği noktasında ayrımcılık oluşturan yardımcı ders kitaplarını sendika olarak kabul etmemiz mümkün değildir. AK Parti hükümetinde denetiminde sosyal devlet ve eğitimde fırsat eşitliği düşüncesiyle tüm öğrencilerimize ücretsiz dağıtılan ders kitaplarına alternatif kitap aldırılması ikinci noktada büyük sıkıntı oluşturuyor.
1-Bakanlığın kendi bastığı kitaplara güvenmemesi, şayet bu kitaplar yeterli değilse devletimiz birçok maliyetle kitap basıp dağıtıyor. Yok, kitaplar yeterli ise Bakanlığımız niye bu yardımcı kitaplara müsaade ediyor.
2-Vatandaşa çıkarılan faturalar bu günlerde 2 çocuğu okula giden asgari ücretli bir velinin yardımcı kitaplara asgari ödeyeceği para Bin 500 TL civarında bir rakam. Bu velinin aldığı asgari ücretin yarısından fazlasına tekabül ediyor. Bu noktada baktığımızda hem vatandaşa yansıyan külfet, hem de sosyal devlete yansıyor.” dedi.
BAŞKAN AŞKAR’DAN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Memur-Sen Zonguldak il temsilcisi ve Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı Kamuran Aşkar’ın getirdiği çözüm önerileri ise;
“Sorunların çözümü Bakanlığın okullara gönderdiği kitaplara güvenmesi ve kesinlikle yardımcı kitapları yasaklayarak, denetimleri hızlı bir şekilde yapmalı. Bunun yanında ayrıca, her okula bir bütçe oluşturmalı, devlet okulun giderlerini bu bütçeden karşılayarak yayın evlerinden gelecek 3-5 kuruşa okul idarecilerini mahkum etmemelidir.
Son olarak eğitimde fırsat eşitliği her öğrenciye eşit kitapların sağlanmasını sağlamalıdır” diye ifade etti.
HÜRDÜŞÜN’DEN YAYIN EVLERİNE BAZI SORULAR?
1-Her okulun kitapları ayrı ayrı olup ayrı ayrı yayın evlerinden neden satılıyor?
2-bu sene bir okulda okutulan yardımcı kitap gelecek sene neden aynı yardımcı kitabı okutmayıp, başka bir yardımcı kitap öneriliyor?
3-Bu yardımcı kitaplardan kimler rant sağlıyor. Bu yardımcı kitapların neden hiçbir yerinde fiyatlarını belirleyen bir etiket yok. Her yayın evinde yardımcı kitap fiyatları başka başka fiyatlarla satılıyor. Bunları hangi kurum denetleyecek?
4-Ne hikmetse kitapları yayın evlerinde bulmak da çok zor. “Bugün git, yarın gel” misali oluyor.
5-Sonuç olarak Bakanlığın okullara ihtiyaçlar için ayırdığı bütçe olmadığı için okul idaresi ve öğretmenlerin okulun ihtiyaçlarını karşılamak için bu yardımcı kitapları satan yayın evlerinden gelecek bazı paralarla ayakta durmanın peşindeler.
Sonuç;
Olan yine dar gelirli vatandaşlara oluyor. Birileri rantların peşinde koşarken , bazı insanlar dar ekonominin altında eziliyor.